top of page

MR Çektiremiyorum! Kapalı Alan Korkum Var, Ne Yapabilirim?

  • Yazarın fotoğrafı: Cihan Türker
    Cihan Türker
  • 18 Tem
  • 2 dakikada okunur

Manyetik Rezonans (MR) görüntüleme, günümüzde pek çok hastalığın teşhisinde vazgeçilmez bir rol oynamaktadır. Ancak bazı hastalar için MR süreci yalnızca fiziksel değil, psikolojik anlamda da zorluk yaratabilir. Özellikle kapalı alan korkusu olarak bilinen klostrofobi, MR çekimi sırasında yoğun bir kaygı ya da panik haliyle kendini gösterebilir. Peki, kapalı alan korkusu olan bir hasta MR çektirmesi gerekiyorsa ne yapmalı? İstanbul Görüntüleme olarak bu soruya hem teknik hem de insani bir yaklaşımla çözüm sunuyoruz.

Her şeyden önce bilmeniz gerekir ki, yalnız değilsiniz. Kapalı alan korkusu yaşayan birçok hasta bu durumu çekinmeden dile getiriyor ve bu sayede süreç onlar için çok daha kolay hale geliyor. MR çekiminde kullanılan cihazlar genellikle dar bir tünel şeklindedir ve bu da bazı hastalarda huzursuzluk yaratabilir. Bu gibi durumları önceden bildirmeniz, sizin için daha konforlu bir çekim planlamamızı sağlar.

ree

Eğer çekilmesi gereken bölgeye göre bir esneklik varsa, bu durumdan faydalanıyoruz. Örneğin sadece diz kapağınız, el bileğiniz ya da ayak bileğiniz görüntülenecekse, bu uzuv gantri yani cihazın içine yerleştirilirken, başınız ve büyük bir kısmınız cihazın dışında kalabilir. Bu yöntem, özellikle baş kısmı cihazın içine girmesi gerekmeyen MR çekimlerinde oldukça etkili ve konforludur. Açıkta kalmak, hastaların daha az baskı altında hissetmesini sağlar.


Bazı durumlarda ise hastanın vücudunun büyük bölümü veya tamamı cihazın içine girmek zorundadır. Bu gibi durumlar, örneğin beyin MR’ı, omurga ya da tüm vücut taramaları için geçerlidir. İşte bu noktada devreye tıbbi destek girer. Hastanın hekimi tarafından önerilen hafif bir sakinleştirici ilaç kullanımı, kişinin MR sürecini daha rahat geçirmesine yardımcı olabilir. Bu ilaçlar sayesinde hasta cihaz içinde kendini daha huzurlu hisseder, çekim süreci kısa sürede tamamlanır ve hem hasta hem de teknik ekip için süreç kolaylaşır.


Buna rağmen bazı hastalarda, her türlü önleme rağmen cihazın içine girmek ciddi bir psikolojik engel oluşturabilir. Böyle durumlarda İstanbul Görüntüleme olarak açık MR dediğimiz özel cihazları devreye sokuyoruz. Açık MR sistemleri, geleneksel MR cihazlarından farklı olarak kapalı bir tünel yapısına sahip değildir. Hastalar çevreyle daha fazla görsel temas kurabildiği için kendilerini daha güvende hissederler. Bu cihazlar özellikle klostrofobi yaşayan, yaşlı, çocuk ya da özel hassasiyete sahip bireyler için büyük kolaylık sağlar.


Sonuç olarak kapalı alan korkusu, MR çekimi için bir engel değildir. Doğru planlama, anlayışlı yaklaşım ve alternatif çözümler sayesinde bu süreç herkes için yönetilebilir hale getirilebilir. İstanbul Görüntüleme olarak, hastalarımızın yalnızca fiziksel değil, duygusal ihtiyaçlarını da önemsiyoruz. Sizi dinliyor, anlıyor ve süreç boyunca yanınızda oluyoruz.

Eğer siz de kapalı alan korkunuz nedeniyle MR çekimi konusunda tereddüt yaşıyorsanız, bize ulaşarak size özel çözümler hakkında bilgi alabilirsiniz. Sizin için en konforlu yöntem neyse, birlikte planlayalım.

 
 
 

Yorumlar


bottom of page